Soğuk savaş, sıcak savaş, psikolojik savaştan sonra artık yeni bir savaş türü ile karşı karşıyayız. “Siber Savaş” döneminde yaşıyoruz.
Sınır Güvenliği mi, Siber Güvenlik mi?
Gittiğiniz şehirlerde şehrin kalesini gezdirirler size genelde. Bazı il veya ilçelerin çay bahçesi veya seyir tepesi olarak kullanılır eski kaleler. O kaleler yüzyıllar boyunca şehir halkını dış saldırılardan korumak için tepelere yapılmış, çevresi kalın duvarlarla örülmüştür. Özelikle devleti yöneten insanlar o kaleler içinde korunmaya alınmıştır. Çünkü saldırılara karşı devleti ve devleti yönetenleri korumak için inşa edilmiş kalelerdir onlar.
Kaleler artık çay bahçesi veya seyir tepesi oldu. Ülkeler genişleyince sınırlarını askerlerle, tel örgülerle veya sınırlara örülen yüksek duvarlarla koruma-ya alıyorlar. Birçok ülkenin sınırlarında askerler 24 saat nöbet tutar.
Klavye Başında Vatan Savunması
Sınırlarınızdan yüzlerce kilometre uzakta olsanız, sınırınıza bir tane bile asker koymadan sınırlarınızı koruyabilirsiniz. Birkaç tane silahlı veya silahsız insansız hava aracı sınırlarınızı 24 saat kontrol eder, güvenliğinizi sağlar. Her 500 metreye bir asker yerleştirmenize gerek yok. 10-15 tane asker veya sivil görevli, yüzlerce kilometre sınır güvenliğinizi, kapalı bir mekânda çay içerken sağlayabilir. Sınır ihlali tespit edildiğinde bir manga asker göndermenize bile gerek kalmaz. Bir silahlı insansız hava aracı sınır ihlali yapanları önce uyarır sonra ateş eder. Bu işlemi yöneten görevliler bir ellerinde çay, diğer elleri bilgisayarda rahat koltuklarında bunu yapabilirler.
Rusya İnterneti Kesecek
Rusya, siber tehlikeler karşısında oluşabilecek risklerin belirlenebilmesi için ülkedeki küresel internet bağlantısını bir süreliğine kesmeyi plânlıyor. Şubat 2019’da Rus RBK ajansının resmi makamlara dayandırdığı haberine göre, Rusya’ya yönelik internet üzerinden olası küresel tehditlere karşı bir dizi önlem alınacak.
Söz konusu önlemlerin belirlenmesi için bazı denemelerin yapılacağına işaret edilen haberde, bu denemelerden birinin de Rusya’nın küresel internetle bağlantısının kesilmesi olacağı vurgulanıyor.
Deneme kapsamında Rus vatandaşları ve kurumları arasında paylaşılan verilerin, uluslararası internette dolaşıma girmeden ülke içerisinde tutulması hedefleniyor. Kremlin böylelikle, ülkede interneti küresel internet sağlayıcılardan bağımsız bir şekilde çalışacak hâle getirerek olası siber saldırılardan korunmayı plânlıyor.
Ancak bazı uzmanlar, söz konusu girişimin başarıya ulaşması hâlinde, ülkedeki internet sansürünün Çin’de olduğu gibi “katı” bir hâle geleceği konusunda uyarıda bulunuyor. Rusya, internetin “yerelleştirilmesi” için yaklaşık 20 milyar rublelik bir bütçe ayırırken, internet kesilerek yapılacak deneylerin 1 Nisan’dan önce gerçekleştirilmesi plânlanıyor.
Daktilo ile Yazışın!
2014 yılında Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin devlet dairelerinde daktilo ile yazışma emri vermiş. Tüm kontrolü kendi ülkesinde olan bir yazılım tam olarak kullanıma girene kadar Rusya devlet dairelerinde daktilo ile yazışmalar yapıldı. Millî yazılım millî silah kadar önemlidir.
Rusya, siber saldırılara karşı internetsiz mesajlaşma sistemi geliştiriyor. Çin ve Rusya gibi ülkeler kendi sosyal ağlarını oluşturarak ABD merkezli platformları yasaklamaktadır.
Siber Savaş
I. ve II. Dünya Savaşı gibi yeni bir dünya savaşının çıkmayacağını, savaşın şeklinin değiştiğini birçok uzman dillendiriyor. 7 Mart 2019 tarihinde Venezuela’da bir hafta kadar süren elektrik kesintisi yaşandı. Devlet başkanı Maduro’yu devirmek isteyen ABD’nin siber saldırı düzenlediği tahmin edildi. Bir ülkenin elektriklerinin uzun süre kesilmesi, o ülkeye bomba atmaktan daha büyük zarar verir.
Boru Hattı Saldırısı
2008 yılında Erzincan’ın Refahiye ilçesinde Yurtbaşı köyü mevkisinden geçen Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattında bir patlama meydana geldi. Boru hattı operasyon merkezindeki bilgisayarlara sızılarak uyarı sensörlerinin devre dışı bırakıldığı ve borulara fazla petrol pompalandığı için patlamanın meydana geldiği ileri sürüldü.
Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattından günlük 1 milyon varillik petrol Hazar denizinden Türkiye’nin Akdeniz kıyılarına ulaşmaktadır. Patlatılan boru hattının tamiri üç hafta sürdü. 30 bin varilden fazla petrol çevreye saçılmıştı. Türkiye günde 500 bin dolar, BP ve ortakları günde 5 milyon dolardan fazla zarara uğradı. Azerbaycan ihracatta 1 milyar dolardan fazla para kaybetti. Bu saldırıyı kimin yaptığını bulmak neredeyse imkânsızdır. Stratejik kurumları kapısına birkaç güvenlik görevlisi koyarak koruyamayacağımız bir dönemde yaşıyoruz. Siber savaşların silahı ve mermisi klâvyedir.
İntihar Bombacısı Drone
Terörle mücadelede en zor baş edilen ve en tehlikeli bombalar hep intihar bombacıları olmuştur. Kendisi de ölmeyi göze alan kişiyi durdurmak çok zordur. Bazen beline sardığı bomba ile bazen bomba yüklü araç ile yapacağı saldırıyla birçok insanın ölümüne sebep olabilir. Ancak artık intihar bombacısına gerek kalmadı. İnsansız hava aracı Drone ile güçlü bir bombayı kalabalığın ortasında patlatabilirsiniz.
5 Ağustos 2018 tarihinde Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro halka konuşma yaparken bombalı drone saldırısına uğradı. Saldırıdan yara almadan kurtulan Maduro, Drone saldırısı ile suikast girişimine uğrayan ilk devlet başkanı olarak tarihe geçti.
Hacklenemez Sistem!
ABD Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) Uluslararası Uzay İstasyonu’nu hackleyen Siber Güvenlik Uzmanı Chris Roberts,”Dijital sistemleri korumak için alınan önlemler sistemlerin hacklenmesini önleyemez. Hacklenemez denilebilecek bir sistem mevcut değil” dedi. (Kaynak İnternet)
NASA’yı ve birçok uçak sistemini hackleyen ve uçak hackeri olarak adlandırılan Siber Güvenlik Uzmanı Chris Roberts, Digital Age Summit’te AA muhabirlerinin sorularını cevapladı.
NASA’yı neden hacklediği sorusunu, “Canım sıkılıyordu” diye cevaplayan Roberts, herhangi dev bir yapının siber açıklarını bulmaktan keyif aldığını söyledi.
NASA’nın sistemindeki iletişim protokollerinin iyileştirilmesi gerektiğini fark ettiğini anlatan Roberts, “Uydu ve kara arasındaki sistemlerin iletişim güvenliğinin iyi bir şekilde şifrelenmediğini tespit ettik. NASA’nın Uluslarası Uzay İstasyonu’nun giriş kontrollerini aşarak sisteme erişim sağlayabildik” ifadelerini kullandı.
Roberts, küresel ulaşım ağı, deniz yolu ağı ve diğer otoritelerin siber güvenlik konusuna ciddiyetle yaklaşmaları gerektiğini belirterek, sistemde ‘iyi hackerlar” tarafından bulunan açıkların yardım alınarak giderilmesi gerektiğini söyledi.
Sait Çamlıca
Eğitimci-Yazar