Gençlerin Elini Tutmak İçin Geç Kalmayın

“Faydalı şeylerle meşgul olmayan zihin, faydasız şeylerin işgaline uğrar.”

“Kaymakam Bey sizinle görüşmek istiyor” diyerek beni arayan İilçe Millî Eğitim Müdürü, Kaymakam Bey’in odasına geçmeden önce bana ön bilgi verdi. Bir lise öğrencisi burnundan çakmak gazı çektiği için ölmüş. Dindar bir ailenin çocuğu olan bu lise öğrencisi intihar mı etti, keyif için bunu yaparken ölçüyü mü kaçırdı? Bu sorunun cevabını hiç kimse bilmiyor. Ancak liseli bir gencin okul sıralarında ölümü, ilçe yönetimini harekete geçirmiş. İlçenin en yüksek idare amiri olan kaymakam, işe el atmak ve gençler için projeler yapmak zorunda olduklarını ifade etmiş toplantıda. Beni daha önceki programlarından tanıyan Millî Eğitim Müdürü “Sait Çamlıca’nın gençlik ve eğitim üzerine çalışmaları, kitapları ve konferansları var. Kendisini çağırayım ve istişare edelim” diye teklif etmiş.

Bu ön bilgiden sonra Kaymakam Bey’in odasına girdik. Kısa bir sohbetten sonra konu “tinerci çocuklara” geldi. Kaymakam Bey ilçe genelinde 50 civarında tinerci çocuk olduğunu, emniyetin konuyu takip ettiğini ve buna karşı neler yapabileceğimizi sordu. Ben kendisine bu tür problemlerin çözümünün uzun vadeli ve geniş çalışmalara ihtiyaç olduğunu anlatmaya başladım. Eğitimin yukarıdan aşağıya doğru plânlanması gerektiğini, ilçe genelindeki idareci ve daire amirleriyle başlanıp öğretmen, veli, müftülük ve emniyet personeli, diğer kurumlardaki memurların eğitiminden sonra, tüm öğrencilere yönelik bilinçlenme eğitimleri yapılması gerektiğini anlattım.

Beni dikkatlice dinleyen Kaymakamın beni anladığını sandım! Ben sözümü bitirince bana: “Tinerci çocuklara konferans verir misin?” diye sordu. Ben şaka yaptığını sandım. Lafa girip beni bu soruya cevap vermekten kurtarsın diye Millî Eğitim Müdürü’nün yüzüne baktım. Şaşkınlığımı fark eden ve bana yardımcı olamayacağını anlayan Milli Eğitim Müdürü benden gözlerini kaçırdı. Ne diyeceğimi düşünürken aniden aklıma “Ama tinerci çocuklar salona gelmez ki” diyerek topu taca atmaya çalıştım. Kaymakam beni daha çok şaşırtarak ‘Ben emniyet müdürlüğüne çocukları toplatırım’ dedi. Verdiği cevaba şaşkınlığımı gizleyemedim. “Kaymakam Bey! Sokak çocukları ve tinercilere konferans vererek bu problemi çözemeyiz. Meyhaneye girip, içkinin zararlarını anlatıp, içeride dayak yemek gibi bir şey olur bu. Ciddi bir şey yapacaksak, bu tür eğitimleri halka yaymak ve yeni yetişen nesiller için tedbirler almak zorundayız” diyecektim ama Kaymakam Bey’in bunu anlayacak kapasitesinin olmadığını fark ettim.

Kaymakamı birkaç program yapmaya ikna ettim. Odasından ayrılıp Millî Eğitim Müdürü ile yalnız kalınca “Bu adamlar sınavları geçerek Kaymakam oluyorlar ama ne toplumu ne gençleri tanıyorlar. Maalesef Mülki Amir oldukları için, bunların imzası olmadan kimse bir şey yapamıyor” diye sitemimi ilettim.

Mavi Balina Nedir Hocam?

Yıllar sonra başka bir ilçenin müftülüğünden beni istişare için davet ettiler. İlçede yine bir öğrenci intihar etmişti. Mavi Balina adlı bir bilgisayar oyunu oynayan genç intihar etmiş. Oğlunun cesedini gören anne bunalıma girmiş. İlçe Kaymakamı bunalıma giren anneye psikolojik destek vermesi için müftülükten yardım istemiş. Müftülükte beni tanıyan bir imam toplantıya davet etti. İlçe müftüsü, müftü yardımcıları ve ilçe vaiz ve vaizelerinin olduğu bir toplantıda gençlik projelerinin öneminden bahsettim. İntihar ve şiddetin bir sonuç olduğunu, bizim sonuçla değil süreçle mücadele etmemiz gerektiğini, bu konuda müftülüklere çok iş düştüğünü, birçok farklı örnekle anlatmaya çalıştım.

Gençler için cami gençlik kolları projesinin önemini, müftülüklerin kıraathane (kitap kafe) gibi mekânlar açarak, gençlerle iç içe olması gerektiğini anlatmaya çalıştım. İlçe vaizleri hatta imamların kendi mahallelerindeki bir okulda derse girerek gençleri tanımaya ve anlamaya çalışmasının öneminden bahsettim.

Müftülük personelinin önemli bir kısmı, camilerdeki hacı amcalar ve Kur’an Kursları’na gelen teyzelerin arasından sıyrılıp gençlerin içine giremiyorlar. Ne zaman bir intihar olayı olsa “nereye gidiyor bu gençlik?” sorusunu sorup vaazlar veriyorlar.

Gençlerin nereye gittiğini düşünmek ve buna çözüm bulmak zorunda olduğumuzu anlamak için intihar etmelerini beklemeyin!

Mavi Balina oyunu ile 2019 başına kadar 200 civarı insan intihar etti, 5000 civarında insan intihardan kurtarıldı. “Ben onları insan olarak görmüyorum. Onlar biyolojik-elektronik atık” demiş Mavi Balina oyununu yazan kişi

 

Sait Çamlıca

Eğitimci-Yazar

Kaynak Kitap

Teknoloji Kuşatmasında Geleceğimiz

Online Sipariş:
Bu yazının alıntılandığı kitabı aşağıdaki sitelerden satın alabilirsiniz.