Çanakkale Savaşından Sonraki En Büyük İnsan Kaybı; FETÖ

 

Batı bugün “nesil krizi” yaşıyor. Genç nüfusu olmayan bir milletin, ekonomik gücü bir şey ifade etmiyor. Çünkü üreten de tüketen de gençlerdir. Nesliniz yoksa, siz de yok olmaya doğru gidiyorsunuz demektir. 2008 yılında, İngiltere’de dünyaya gelen çocukların yarısından fazlası Müslümanların çocuklarıdır. Azınlık olmalarına rağmen, İngilizlerden daha çok çocuk sahibi oluyor Müslümanlar. Avrupa geneli için benzer istatistikler bulabilirsiniz. 

Bir milletin en büyük hazinesi, geleceği olan gençleridir. Gençlik, ülkenin yer altı ve yer üstü kaynaklarından çok daha önemli ve çok daha değerlidir. İnsan kaynağı olmayanın, yer altı kaynakları bir anlam ifade etmez. Genç nesillerine sahip çıkamayanlar, geleceklerine de sahip çıkamazlar.

Milletlerin tarihlerinde kırılma noktaları vardır. O kırılma anları hem çok acı verici hem çok ibretlidir. Son yüzyılın en büyük kırılmasını Kurtuluş Savaşımız ve Çanakkale Savaşı mücadelemizle yaşadık. O mücadeleyi kazanamasaydık, ülkemizin ve dünyanın tarihi, çok daha başka bir şekilde devam edecekti.

O zaferlerimizin gururu ne kadar büyük ise, acısı ve kaybı da o kadar çoktur. En büyük kaybımız gençlerimizdir. Yetişmiş ve yetişmekte olan binlerce gencimizi, biz o savaş yıllarında kaybettik. O boşluğu doldurmak kolay olmadı.

Bir İngiliz General, “Evet, belki Çanakkale’yi geçemedik. Ancak yine de çok büyük bir darbe vurdu Müslümanlara. Yetişmiş nesillerinin önemli bir kısmını kaybettiler. Bu bile bizim için önemli bir zaferdir” demiş, Çanakkale Savaşı sonrası.

İkinci Büyük Kaybımız FETÖ

Son yüzyıl içerisinde en büyük gençlik kaybımızı iki defa yaşadık. Birincisi Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı yıllarında yaşandı. İstiklal Marşı yazarımız Mehmet Akif Ersoy’un ifadesiyle, “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.”

İkinci büyük gençlik kaybımız, FETÖ ekibi oldu. Yetişmiş insan kaynağımızı milletimize ihanet ettirdiler. Çanakkale Savaşı’nda ölenler millete hizmet ederken, FETÖ nesli milletine ihanet etti. Başka bir ifadeyle ikinci kaybımız, birinci kaybımızdan daha büyük ve çok daha ağır, çok da acı aslında.

FETÖ ekibinin ülkemize verdiği en büyük zarar, yetişmiş insan kaybıdır. Anadolu’nun zeki çocuklarını seçip beyinlerini kullanamayan robotlara dönüştürdüler. Keşke sadece robot olsaydılar. Kendi ülkelerine ihanet eden hainler sürüsüne dönüştürdüler.

İnsanın Maliyeti

Bir öğretmeni yetiştirmek için tam 16 yıl emek harcıyor devlet. Ekonomik olarak kaç lira harcandığının hesabını yapmak zordur. Bir subayı, bir doktoru, bir mühendisi yetiştirmenin maliyeti nedir? Ya bir F16 pilotunu yetiştirmek kaç liraya mal oluyor?

Bir pilotun eğitim süreci boyunca savaşa hazır hâle gelmesinin devlete maliyeti 27 milyon lirayı buluyormuş. Gerçekleştirilen uçuşlarda, göreve minimum uçuş saati 600 olan lider önderlik ediyor. Bu aşamaya ulaşmasının devlete maliyeti ise 43 milyon 24 bin 178 lira. 15 yıllık bir F16 pilotunun uçuş saati en az 1500’e kadar çıkabiliyor. Bu uçuş saatine ulaşmanın devlete maliyeti ise ortalama 100 milyon lira.

FETÖ, sınav sorularını çalıp kendi adamlarını pilot yapıyor, devlet eğitim için pilot başına en az 27 milyon lira harcıyor. Sonra da milletin vergileriyle alınan uçaklarla bu hainler, halka bomba yağdırıyor!

Zararı görüyor musunuz? İhanetin büyüklüğünü görüyor musunuz?       

Görevden atılan “yetişmiş insan” sayılarını düşünün. 30 bin civarı öğretmen. 5000 civarı asker. 5000 civarı sağlık personeli. Binlerce polis. Yüzlerce komiser. Üniversitelerde akademisyenler. Bu rakamlar gittikçe çoğalıyor. Her boşalan yer için yeniden insan yetiştirmek ve yeniden masraf yapmak zorunda devlet.

Gençlerinize Sahip Çıkın!

“Paralelden atılan öğretmenlerin ne günahı var?” diyenlere çok kızıyorum. Öğretmenler suyun başında duran kişilerdir. Hem FETÖ terör örgütüne hem PKK’ya hizmet eden öğretmenleri, mutlaka görevden uzaklaştırmalı devlet. Her öğretmen, sınıfındaki öğrencilerini tanır ve neye yönlendirebileceğini iyi bilir. Anne babadan sonra, insanın hayatına en çok yön veren kişiler öğretmenlerdir.

FETÖ’ye hizmet eden öğretmenler, vatanına milletine faydalı olacak nesiller değil, FETÖ ekibine hizmet edecek nesiller yetiştirdiler. Askeriyeye de öğretmenler yönlendirdi, adliyeye de. Dershanelerin kapanma sürecinde FETÖ ekibin kudurmasının sebebi buydu. Çünkü insan kaynaklarına darbe vuruluyordu.

Yeniden yetişmiş insan kaybı krizi yaşamak istemiyorsak, okullarda öğretmenlere çok büyük sorumluluk düşüyor. Ancak tüm sorumluluğu öğretmenlere yüklemek doğru değildir. Her anne baba evladına sahip çıkmalı. Dini sohbet yapılıyor diye, evladının gittiği yerleri kontrol etmeyi ihmal etmemeli. Çocuğunun okuduğu kitapları, sevdiği liderleri, örnek aldığı kişileri bilmeli ve yönlendirmeli ailesi. Hiçbir gruba evlatlarını kayıtsız şartsız teslim etmemeli.

Türkiye 2023 ve 2053 hedeflerine ulaşmak istiyorsa, yeni yüzyılda dünyada söz sahibi olmak istiyorsa, yetişen yeni nesline sahip çıkmak zorundadır. Yeni bir nesli değil, tek bir gencimizi bile kaybetme lüksümüz yoktur.

Gençlere sahip çıkmak, geleceğe sahip çıkmaktır.

Gençleri ihmal etmek, geleceği ihmal etmektir. 

 

Sait Çamlıca
Eğitimci-Yazar

Kaynak Kitap

Teknoloji Çağında Cemaatlerin Bağlama Problemi

Online Sipariş:
Bu yazının alıntılandığı kitabı aşağıdaki sitelerden satın alabilirsiniz.