Bir çocuk için baba, bir elmanın diğer yarısı gibidir. Annenin önemi ve etkisi tartışılmaz olmakla beraber, babanın ihmal ettiği boşluğu doldurmak da kolay değildir.
Evlatlarına sevgisini göstermeyen babalarla ilgili daha önce birkaç yazı yazmıştım. Elbette bir anne şefkatini babalar-dan beklemek doğru değildir. Anne şefkati kadar olmasa bile babalar da çocuklarına sevgi ve şefkat göstermesi gerekiyor.
Akraba çocuklarına, komşu çocuklarına iyi davranıp, onlarla arkadaş gibi muhabbet edip kendi evlatlarına mesafeli davranan babalar var maalesef.
“Babamın tavırları hayatımı mahvetti! Sen salaksın, sen anlamazsın, sözlerini o kadar sık kullanırdı ki, iş hayatına başlayıncaya kadar kendime asla güvenim yoktu” cümlesini kuran kız öğrencimin bu tavrı, bir babanın evladını sözleriyle yıkabileceğini görmek açısından önemliydi.
Bilgisayar arşivimi düzenlerken, birkaç yıldır arşivimde sakladığım bir şiire rastladım. Şiiri okuyunca, evdeki baba ile başkalarının yanındaki baba arasındaki farkın, bir evladın yüreğinde açtığı yarayı gördüm. Hüseyin TAŞOVA’nın kaleme aldığı şiir, bir evladın yüreğinde açılan yarayı ve yaşadığı hayal kırıklığını göstermesi açısından okumaya değer.
BABA … (ELİN İYİSİ)
Dün annemle komşuda misafir idik
Birini anlatıyordu komşular yabancı bildik
Ne kadar hoş bir insan o kadar da nazik
Bulunmaz bir baba olmalı bu insan dedik
Güler yüzlü hoş sohbet ne kadar iyi
Çok şanslı olmalı muhakkak onun evi
Hanımı çok mutludur bulunmaz bir eşi
Çocukları dersen hepsi birbirinden iyi
Kiminle tanışsam onu tanıyan biri
Hep aynı şeyi söylüyor komşular gibi
Çok merak ettim sordum bu kişi kim ki
Nasıl tanımadın kız o senin baban dedi
Şaşırdım kaldım inan hiç anlayamadım ki
Anneme baktım aynen o da benim gibi
Tebessüm ettik birbirimize bu nasıl olur ki
O senmişsin baba sanki bir masal gibi
El alemin iyisi bizim evin sanki delisi
Kıskanmadım diyemem baba seni inan ki
Benim babamsın elbet bilirim seni
Evde görmedim ki dışarıda anlatılan seni
Ne kadar isterim evimde o dışarıdaki seni
Kollarınla sarıp, sevip, okşasaydın beni
O zaman daha çok sever sayardım seni
Adam yerine koyup hatırlasaydın beni
Candan bir kızım deyip çağırsaydın yanına
Bir su ver güzel kuzum elinden babana
Hiç gönülden şefkatle isteyip sarıldın mı bana
Ama babamsın işte kızamıyorum ki sana
Seviyorsun biliyorum hepimizi ta yürekten
Göstermiyorsun ama bize sevgini gerçekten
Saygılar sevgiler, sunuyorum sana derinden
Anla yaralıyım yüreğimin bir yerinden
Hiçbir şeyimi eksik bırakmadın bilirim seni
Yemedin yedirdin, giymedin giydirdin beni
El âleme muhtaç etmeden korudun beni
Yağmur gibi yağdın çiçek gibi büyüttün beni
Baba ben dışarıda anlatılan seni istiyorum
İnan o anı her an her gün özlüyorum
Dışarıdaki seni getir kapılarda gözlüyorum
Baba bunu inan ki can özümden söylüyorum
İster dışarıdaki, istersen içerdeki sen ol
Seviyorum sayıyorum sen bunu iyi bil
Artık akan gözyaşlarımı ellerinle sil
Sevinç gözyaşları bunlar onu öyle bil.
Sait Çamlıca
Eğitimci – Yazar